Bağımsızlaşma, Bireyselleşme

Bağımsızlaşmanın bir yönü de çocuğun kendi başına eyleme geçebilmesidir. İçerisinde oyuncaklar ve çeşitli materyaller bulunan bir odada bulunduğunu düşünelim. Keşfetme sisteminin aktive olması, oyun alanına zihinsel olarak geçebilmesi için bazı adımları yerine getirmesi gerekir.

İlk olarak duygu, düşünce ve dürtülerini kontrol edebilmesi, beden farkındalığına yeterince ulaşmış olması önemlidir. Bağlanma sistemi aktif olan kişi için bu durum daha da zor olabilir. Bağlanma sistemimiz tehdit algıladığımızda aktif olur ve güvende hissetmemiz için bağlanma figürlerimize fiziksel olarak ya da zihnen yaklaşmamız yönünde çalışır.

Bahsedilen adımları yerine getirmek bazen hiç de kolay olmayabilir ve çocuk kafası karışmış halde oda içerisinde hareket edebilir, oyuna ya da diğer alanlara geçmekte zorlanabilir. Beden ve zihin kontrolü sağlandıktan sonra çevresine dikkat verebilmesi gerekir. Etrafımda neler var? Şu an burada ne yapabilirim? Hangi kaynakları kullanabilirim? İhtiyacım olan şey nedir?..

Bu gibi adımlar kimi çocuklar için kendiliğinden meydana gelirken kimileri için çaba gerektirir. Bireyin yeterli miktarda öz düzenleme sağladıktan sonra keşif sistemini aktif hale getirerek kendi iç dünyasını çevresindeki nesnelere yansıtmasını bekleyebiliriz. Bahsedilenlerin gerçekleşebilmesi için zihni meşgul eden keşif sistemini baskılayan diğer ihtiyaç sistemlerinin aktivasyonlarının azalması gerekir.

Bu süreç bir genç veya yetişkin için de benzer ilerler. Örneğin bir genç için akademik alana, sosyal ve aile ilişkilerine odaklanmak ve kaynaklarını bu alanlarda kullanabilmek de bağımsızlaşmanın bir parçasıdır. Zihnin herhangi bir alana dikkat verebilmesi, oralarda olan bitene bakabilmesi için yeterince öz düzenlemeyi sağlaması gerekir.